
Devam eden pandemi nedeniyle üretim gecikmelerinden, artan işçilik, bileşen maliyetlerinden küresel çip sıkıntısı ve doların yükselmesine kadar bütün faktörlerin bir araya gelmesi nedeniyle , telefon markalarının ünlü modellerinin fiyatları her zamankinden daha yüksek. Apple iPhone 13 Pro Max ve Samsung Galaxy Z Fold 3 5G gibi kesinlikle birinci sınıf telefonlar şimdi 20 bin liranın üzerinde. Böyle bir konumda biz insanlar olarak hangi marka telefonu alacağımızı bilemediğimiz durumun içerisine sürüklendik. Bilişim Danışmanı ve Media Markt olarak 2021 sonu ve 2022′ insanların seçtiği telefonları inceledik.
XİAOMİ Poco X3 Pro
Poco X3 Pro, Xiaomi markasının çıkardığı, ve bu gün ihtiyacınız olan bütün her şeyi içerisinde bulunduran bir telefon. Her konudan insanların eksiklerini kapatan telefon, fiyat olarak da insanları üzmeyecek bir fiyata sahip. 15 Şubat tarihinde fiyatı 6500₺ olan telefon, Türkiye’de Media Markt üzerinden en çok alınan telefon statüsünde.
POCO X3 PRO Tasarımı Nasıl?
POCO X3 Pro’nun tasarımında en çarpıcı yönü, arkasında yer alan daire şeklinde kamera bloğu ile alt kısımda bulunan büyükçe POCO logosu oluyor. Böylece kibar bir görünüm yerine güçlü bir görünümü tercih edenlere hitap eden telefonda, yine sağ kenarda parmak izi tarayıcının bulunduğu görüyoruz. Ön kamera da yine ekranın üst kenarına ortalanmış bir şekilde karşımıza çıkarken, telefonun ekranının Gorilla Glass 6 ile korunuyor olması da şahane bir detay. Böylece bu telefonun ekranı kolay kolay çizilmeyecektir. IP53 sertifikası bu telefon için de yer alıyor.
POCO X3 PRO Ekran Özellikleri Neler?
POCO X3 Pro, Xiaomi’nin bir diğer telefonu olan POCO F3 ile büyük benzerlikler taşıyor. POCO X3 Pro’nun ekranı da yine F3 gibi 6.67 inç büyüklüğünde olurken, bu ekranda da 120 Hz tazeleme desteği mevcut. Ancak ekran paneli olarak IPS LCD olmasıyla F3 modelinden ayrılıyor. Bu telefonun ekran parlaklığı 450 nit seviyesine ulaşabiliyor. Çözünürlüğü ise yine 1080×2400 piksel seviyesinde. POCO X3 Pro’nun ekranı keskin bir görüntü sunuyor, kontrast seviyesinin iyi yakalandığı telefonda, HDR10 desteğinin bulunması önemli bir diğer artı.
POCO X3 PRO Teknik Özellikleri

POCO X3 Pro’nun teknik kadrosunda en dikkat çeken yanı Snapdragon 860 işlemcisinin kullanılmış olmasının yanı sıra güçlü bir soğutma sisteminin yer alması oluyor. Çok katmanlı grafit tabanlı özel bir soğutma sisteminin kullanıldığı telefonda, kullanılan D5 bakır ısı boruları yardımıyla 6 dereceye kadar işlemci soğutması yapılabiliyor ki bu, X3 Pro’yu özellikle mobil oyunları oynamak için iyi bir platforma dönüştürüyor. Yüksek performans gerektiren oyunlarda ve pek tabii ki uygulamalarda, bu telefonla aşırı ısınma sorunu yaşamıyorsunuz.
Telefonun işlemcisi dediğimiz gibi 7nm fabrikasyon sürecinin eseri Snapdragon 860 olurken, bu işlemci de yine güçlü Kryo 485 çekirdeklerinden oluşuyor. 2.96 GHz frekanslı ve 2.42 GHz frekanslı performans odaklı Kryo Gold çekirdeklerinin yanı sıra 1.78 GHz saat hızında çalışan Kryo 485 Silver çekirdeğine 8 GB kapasiteli RAM’in eşlik ettiği telefonda, grafik birimi de Adreno 640 GPU’ya emanet.
POCO X3 PRO Performansı Nasıl?
Bu teknik değerler ışığında X3 Pro, bu segmentin en iyi performans üreten telefonlarından biri oluyor. Eğer telefonda Fortnite türevi rekabete dayalı oyunlar oynamayı seviyorsanız, tam size uygun bir platform olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Yüksek grafik değerlerinde akıcı bir oyun deneyimi yaşatan X3 Pro; ekranının geniş olması, 120Hz desteğine sahip olması, stereo hoparlörleri bulundurması ve oyunlara özel Game Turbo özelliğini getirmesiyle bu alandaki pek çok rakibinden ayrılıyor. Oyun esnasında kenardan açabileceğiniz Game Turbo menüsü üzerinden performans modunu açabiliyor, WhatsApp ve Facebook gibi sık kullanılan sosyal medya uygulamalarını ekranın bir kenarına açabiliyor ve oyundan görüntü alabileceğiniz ekran kaydını da pratik şekilde başlatabiliyorsunuz.
POCO X3 PRO Pil Ömrü Ne Kadar?

Peki, X3 Pro’nun pil ömrü ne kadar? Telefonun bataryası 5160 mAh kapasitesinde. Batarya ne kadar geniş olsa da, ekranın 120Hz tazeleme hızına sahip olduğunu düşünerek belki telefonun pilinin erken biteceğini düşünmüş olabilirsiniz, ancak X3 Pro bu düşünceyi yanıltacak cinsten performans gösteriyor. Telefonu kullandığımız süre içinde 120Hz ekran modu açıktı ve bu şekilde rutin kullanımda gün sonunda pil barının halen yüzde 48’inin olduğunu gördük. Yani tipik bir kullanımla sabah 7’den itibaren akşam saat 23:30’a kadar bir kullanım neticesinde baktığımızda, bu rakam gerçekten de takdire şayan. Gece bekleme modunda da şarjı çok yemeyen telefon, yüzde birkaç kayıpla beraber diğer günün öğleden sonrasına kadar pili rahat idare edebiliyor. Elbette çokça oyun oynuyorsanız, bu süre kısalacaktır, fakat yine de pil koruma modlarıyla beraber günü çıkartacağını söyleyebiliriz. Bu arada telefonun kutusundan çıkan 33W’lık şarj cihazını kullanarak sadece 30 dakika içinde bataryanın yüzde 59’unu şarj edebiliyorsunuz. Telefon 1 saat dolmadan da tam kapasite şarj olabiliyor.
APPLE iPhone 12
Her ne kadar bu yıl iPhone 12 mini ile Apple daha küçük boyutlara ve dolayısıyla daha düşük fiyata sahip bir seçenek sunuyor olsa da, birçok kullanıcı için iPhone 12 fiyat ve büyüklük arasında kurduğu dengeyle en çok ilgi gören seçeneklerden biri olacak gibi görünüyor. 15 Şubat tarihinde fiyatı 13999₺ olan telefon, Türkiye’de Media Markt üzerinden en çok alınan ikinci telefon statüsünde.

Tasarım
iPhone 12 serisinin genelinde yapılan tasarım düzenlemeleri ile birlikte iPhone 12 modeli de geçen yılın iPhone 11 modeline göre biraz daha küçük boyutlarla geliyor. Kalınlığı da dikkate değer oranda azaltılmış. 7.4 milimetrelik kalınlığı ve 164 gram ağırlığıyla selefi olarak nitelendirebileceğimiz modelden hem daha ince hem de daha hafif. Özellikle kenarların düzleştirilmesi iPhone 12’nin boyunun ve eninin selefine göre ciddi biçimde küçülmesine katkıda bulunuyor. Telefonun hafiflemesi de telefonu kullanma zevkini artırıyor.
Aslına bakarsanız iPhone 12, yine selefi gibi cam ve alüminyum birleşimi bir gövdeyle geliyor. Öndeki Ceramic Shield camı saymazsak malzeme türü ve kalitesinde bir değişiklik yok. Ne var ki, bu telefon geçen yılın modeline göre biraz daha üst sınıf bir telefon kullanıyormuş hissini veriyor. Değişen tasarımın bunda etkisi var, ancak esas fark yaratan unsur ekran ki, ona birazdan değineceğiz. iPhone 12, iPhone 11’e göre daha az renk seçeneğiyle geliyor, ancak geçen yıldan bildiğimiz çoğu renk korunuyor. Elimizdeki siyah renk ise daha çok ağır takılmayı sevenleri ve klasik renkleri tercih edenleri etkileyecektir.
Telefonun kenarlarını saran alüminyum çerçeve arkada da cam tabakayla buluşuyor. Bu tabakanın parlak ve pürüzsüz bir yüzeyi var. Sol üst köşedeki kamera modülü ise mat yüzeyli bir camla kaplı. Kamera modülü iki kamerayı ve flaşı barındırıyor. Apple, bu telefonda giriş, çıkış ve düğmelerin yerini SIM kart tepsisi hariç, değiştirmiyor. Normalde sağ kenarda görmeye alıştığımız SIM kart tepsisi sol kenara alınmış. Altta yine Lightning portunu görüyoruz. Bunun her iki yanında ızgaralar var, bunlardan bir hoparlöre diğeri de mikrofona ayrılmış. Sağ kenarda güç butonu, sol kenarda ses tuşları var. Ses tuşlarının üstünde de ses kapatma ve açma anahtarı bulunuyor. Üst kenar temiz bırakılmış.
iPhone 12’yi kılıfsız biçimde kullanmak ayrı bir keyif veriyor. Ancak bir yandan da bu kadar para verdiğiniz bir telefonu meydana gelecek düşme veya çizilmelere karşı korunaklı olmasını da istersiniz. Her ne kadar bu telefonu kılıfsız kullanmak keyif verse de, kılıfla kullanmayı tercih ediyorum. Apple, iPhone 12 için farklı kılıf seçenekleri bulunuyor. Elimizdeki kırmızı renkli silikon kılıf iPhone’u yeteri kadar havalı gösteriyor. Üstelik ön tarafın siyahıyla birleştiğinde görünüşü daha da etkileyici oluyor. Eğer iPhone 12’yi farklı renkte tercih ettiyseniz ve tasarımın her zaman açıkta olmasını istiyorsanız, o hâlde şeffaf kılıf tercih edebilirsiniz.
Apple, bu yıl iPhone 12 serisiyle birlikte sunduğu MagSafe teknolojisini kılıflarına da eklemiş. Aslına bakarsanız silikon kılıf veya şeffaf kılıf gibi aksesuarlarda manyetik kuvvetin etkisi çok hissedilmiyor, ancak Cüzdan Kılıf aksesuarını tercih ederseniz durum farklı. İçine kredi kartı, kimlik veya sürücü belgesi yerleştirebileceğiniz bu kılıf iPhone 12’nin arkasına kılıf olsun veya olmasın, sıkıca tutunuyor. Ben kartlarımı genellikle cüzdanda taşımayı tercih ettiğim için çok kullandığımı söyleyemem, ancak cüzdanından daha çok telefonunu her yere götürenler ve sadece kredi kartı kullanmayı tercih edenler için bu Cüzdan Kılıf kullanışlı bir aksesuar olacaktır.
iPhone 12 de suya ve toza dayanıklı. Bu durum IP68 sertifikasıyla belgeleniyor. Ancak Apple, geçen yılın modellerine göre bu suya dayanıklılığı geliştirmiş. Artık 6 metre derinliğe kadar suda 30 dakikaya kadar kalabiliyor. Yani iPhone 12’nizin üstüne sıvı dökülürse veya telefonu havuz, deniz veya su birikintisine düşürürseniz, herhangi bir zarar görmeyecektir.
Ekran ve Ses

iPhone 12, selefi iPhone 11 gibi 6.1 inçlik köşeden köşeye uzunluğa sahip ekran barındırıyor. Ekranın üst kısmında bir iPhone klasiği hâline gelen çentiği görmeye devam ediyoruz. Kenarların düzleştirilmesi ve OLED ekrana geçilmesiyle birlikte iPhone 12’nin ekran çerçevesi daha da incelmiş. Yüzde 86’lık bir ekran-gövde oranı sunuluyor.
Yukarıda iPhone 12’nin selefine göre daha değerli bir telefon hissini verdiğini belirtmiş ve bunda da ekranın önemli bir paya sahip olduğunu dile getirmiştik. Apple, hem iPhone 12 hem de iPhone 12 Pro’da 6.1 inç, Super Retina XDR OLED ekrana yer veriyor. Bu ekran da iPhone 11’deki IPS LCD ekran gibi 625 nit tipik parlaklık değerine sahip. Ancak 1200 nit maksimum parlaklık değeriyle yüksek dinamik aralıklı görüntüleri ve videoları daha iyi şekilde yansıtıyor. Derin siyahlar ve 2000000:1 gibi yüksek kontrast oranıyla renkler oldukça canlı ve etkileyici görünüyor. Gerçekten de ekran, iPhone 12’yi kullanmayı daha da zevkli hâle getiriyor.
Ekran çözünürlüğü de artırılmış. 1170 x 2532 piksel ekran, 460 ppi gibi ortalamanın üstü olarak nitelendirebileceğimiz bir piksel yoğunluğunu sunuyor. Bu da yüksek keskinlik ve netlik anlamına geliyor. Sonuç olarak yüksek parlaklık, keskinlik ve canlı renkler sunan ekran video izlemeyi, bir şeyler okumayı, internette gezinmeyi veya çekilen fotoğraflara bakmayı daha keyifli hâle getiriyor. HDR10 ve Dolby Vision desteği de görsel deneyimi yukarılara çıkarıyor. iPhone 11 ile çekilen fotoğraflara bile iPhone 12’nin ekranında baktığımızda daha etkileyici göründüğünü fark ediyoruz.
Apple bu ekranda da True Tone teknolojisini sunmayı sürdürüyor. Yani ekranın renk sıcaklığı ortam koşullarına göre otomatik olarak ayarlanıyor. Böylelikle gözünüz daha az yorulacaktır. Özellikle beyaz arka planın daha yoğun olduğu internet siteleri veya e-kitap gibi içeriklerde True Tone’un etkisi daha iyi şekilde görülüyor. Bu arada iPhone 12’de Apple, 60 Hz yenileme hızına sahip ekranı sunmayı sürdürüyor.

Ekranın üstünü kaplayan Ceramic Shield düşmelere karşı dört kat yüksek sağlamlık sağlıyor. Üzerindeki oleofobik kaplama sayesinde yansıtması da düşük, böylelikle parlak ışık altında bile ekranda ne olduğunu rahat şekilde görebilirsiniz. iPhone 12 dış ortamda kullanımda da herhangi bir sıkıntı çıkarmıyor.
Ses tarafında da daha önceki iPhone’ların çizgisi sürdürülüyor. Alt kenardaki ana hoparlörün yanı sıra ekranın üstündeki ahize bölümünde ikinci bir hoparlör bulunuyor. Bu hoparlörlerin ses çıkış şiddeti birbirine çok yakın, böylelikle yatay kullanımda stereo ses etkisi de başarılı biçimde veriliyor. Ses çıkış şiddeti ortalamanın üstünde, baslar hissediliyor, tizler de dengeli ve yüksek ses şiddetinde rahatsız etmiyor.
iPhone 12’de de 3.5mm kulaklık jakı yok. Bu artık olağan bir durum. Ne var ki, bu yılla birlikte Apple kutudan kulaklığı da çıkardı. Bu nedenle ilk kez bir iPhone sahibi olacakların kulaklık konusunda farklı çözümler bulmaları gerek. Eğer elinizdeki 3.5mm uçlu kulaklığı kullanmak isterseniz, en iyisi Lightning – 3.5mm adaptör satın almak olacaktır. Ancak kablosuz kulaklıklar giderek daha yaygın hâle geliyor, fiyatları da uygun sayılır. Bunları tercih edebilirsiniz. Eğer rahatlık ve kolay bağlantı isterseniz, o hâlde AirPods veya AirPods Pro tercihleri daha mantıklı olacaktır.
iPhone 12 inceleme: Performans ve Pil

iPhone 12’de Apple A14 Bionic işlemci bulunuyor. 5nm mimarisine dayan bu işlemci 2 adet 3.1 GHz yüksek performans çekirdeği ve 4 adet 1.8 GHz verimlilik çekirdeği içeriyor. Mimarisine ve sahip olduğu çekirdek yapısına bağlı olarak güç tüketimini verimli biçimde gerçekleştiriyor. Apple, bu işlemcide 4 çekirdekli GPU’ya da yer veriyor. Apple A14 Bionic, yapay zekâ yetenekleri konusunda da oldukça ileride bir işlemci. Bunun sonucunda oyunlarda, kamera uygulamasında veya yüksek grafik ve işlem gücü gerektiren fotoğraf ve video düzenleme ya da hesaplama uygulamalarında iPhone 12 oldukça iyi iş çıkarıyor.
Her ne kadar Apple RAM değerlerini vermese de, iPhone 12’nin de iPhone 11 gibi 4 GB RAM’e sahip olduğunu biliyoruz. Daha fazla RAM çoklu görev konusunda avantaj sunuyor, özellikle arka planda daha fazla uygulamanın aktif biçimde tutulması konusunda yarar sağlıyor. Ne var ki, iPhone 12’de iPhone 12 Pro’dan daha az RAM’in bulunmasının bir dezavantajını görmedik. Apple bu telefonda depolama alanı seçeneklerini 64 GB ile başlıyor. 128 GB ve 256 GB seçenekleri de mevcut. iPhone 12 ile daha fazla fotoğraf ve video çekeceğinizi dikkate alırsak, fiyat ve performans arasında en iyi dengeyi 128 GB kapasiteli seçenekle yakalayabileceğinizi söyleyebiliriz.
iPhone 12’nin performans tarafında beklentileri karşıladığını görüyoruz. Bir üst sınıf telefondan beklenen akıcılığı ve hızı sunuyor. Isınma konusunda da aşırıya kaçmadığını görüyoruz. Telefonu kullandığımız süre boyunca çeşitli oyunlarla, fotoğraf veya video çekimleriyle zorlamaya çalıştık. Tabii ki, telefonun sıcaklığı artıyor, ancak rahatsız edici seviyelere çıkmıyor, makul aralıkta kalıyor. GeekBench 5 benchmark testiyle de telefonun performansını ölçmeyi ihmâl etmedik. A14 Bionic’in hem tekil hem de çoğul çekirdek sonuçlarıyla A13 Bionic’in önde geldiğini gördük. Bu doğal, ancak aradaki değerlerin farkının çok yüksek seviyede olmadığını da belirtmek gerekiyor.
iPhone 12’nin fiziksel boyutlarının iPhone 11’inkine göre azalması pil kapasitesinin de düşmesine neden oluyor. Apple, pil değerlerini açıklamıyor, ancak üçüncü taraf kaynaklardan öğreniyoruz ki, iPhone 12’de 2815 mAh kapasiteli pil bulunuyor. iPhone 11’de ise 3110 mAh kapasiteli pil vardı. Apple, iPhone 12’deki pilin 17 saate kadar telefonun hafızasındaki videoları oynatma imkanı sunduğunu belirtiyor. Bu süre Netflix, YouTube gibi internet üzerinden izlenen videolarda 11 saate kadar veriliyor. 65 saate kadar müzik dinleme de Apple’ın iPhone 12 için verdiği pil değerleri arasında bulunuyor. Pratikteki gözlemlerimizi iPhone 12’nin normal yoğunluklu bir kullanımda sabahtan akşama bir iş gününü rahatlıkla çıkaracağını gösteriyor.
iPhone 12 de selefleri gibi hızlı şarj desteğine sahip. Geçen yıllardan farklı olarak bu yıl iPhone’ların kutusundan güç adaptörü çıkmıyor. Eğer daha önce bir iPhone’unuz varsa ve elinizde de onun Lightning kablosu ve güç adaptörü varsa, onu da iPhone 12’yi şarj etmek için kullanabilirsiniz. Ancak daha önce iPhone kullanmadıysanız veya eski iPhone’unuzu satarken kablosu, kulaklığı ve güç adaptörüyle eksiksiz şekilde satmak istiyorsanız, o hâlde Apple’ın sunduğu güç adaptörlerinden bir tanesini satın almanız yerinde olacaktır. 20W güç adaptörüyle iPhone 12’yi hızlı şekilde şarj edebilirsiniz. Bu arada aynı güç adaptörü Apple’ın sonbaharda satmaya başladığı iPad Air ve 8. nesil iPad gibi cihazların kutularından da çıkıyor. Eğer o tabletlerden herhangi bir tanesini satın aldıysanız veya almayı düşünüyorsanız, kutudan çıkan güç adaptörünü iPhone 12’yi şarj etmek için de kullanabilirsiniz.
Söz konusu 20W güç adaptörüyle yarım saatte yüzde 50-60 arasında bir doluluğa ulaşılıyor. Bir buçuk saati biraz aşkın bir zamanda ise pilin tamamı şarj ediliyor. Kısacası iPhone 12’nin hızlı şarj performansı, destekleyen güç adaptörünün varlığı hâlinde gayet iyi.
Kablosuz şarj özelliği de mevcut. Üstelik Apple, bu yıl söz konusu desteği fiziksel açıdan daha iyi hâle getiriyor. iPhone 12’nin içinde, halka şeklinde büyük bir mıknatısın varlığı görünüyor. Bu, MagSafe olarak adlandırılan yeni teknolojinin bir parçası. Bu yapı sayesinde iPhone 12, kablosuz şarj aksesuarlarının şarj işini gerçekleştirilen bölümüne tam olarak oturuyor ve şarjın başlamaması gibi bir durum ortadan kaldırıyor. Üstelik Apple, bu manyetik kuvveti sadece şarj için değil, başka aksesuarların da iPhone’lara sıkıca bağlanması için kullanıyor.
Apple, MagSafe teknolojisinde açılışı doğal olarak kendi aksesuarlarıyla yaptı. Örneğin ince bir disk görünümündeki MagSafe şarj aksesuarı sayesinde iPhone’unuzu kablosuz olarak şarj edebilirsiniz. iPhone 12, 15W kablosuz şarj desteğine sahip ve Apple’ın MagSafe adaptörü de bu desteği sunuyor. Şarj hızı ise doğal olarak kabloludan yavaş. 15 dakikada yaklaşık yüzde 10 gibi bir şarj hızına, 20W güç adaptörünü de kullanarak ulaştık. Söz konusu MagSafe adaptöründen iPhone 12’yi kılıfla kullanırken de yararlanmak mümkün. Apple’ın sunduğu MagSafe destekli aksesuarların dışında, Qi kablosuz şarj protokolünü destekleyen, piyasada epey fazla miktarda gördüğümüz şarj aksesuarlarıyla da iPhone 12’yi kablosuz olarak şarj edebilirsiniz.
Apple’ın iPhone 12 serisi lansmanında öne çıkardığı özelliklerden bir tanesi de 5G olmuştu. Ancak Türkiye’de henüz 5G şebekeleri aktif olmadığı için Apple, tanıtımlarda bunu çok fazla öne çıkarmıyor. Ancak Türkiye’de satılan iPhone 12’de de Avrupa’da satılan cihazlarla aynı seviyede 5G desteği mevcut durumda. Yani, yurt dışına çıktığınızda ve 5G şebekelerinin bulunduğu bir ülkeye gittiğinizde, iPhone 12’ninizle bu şebekelere bağlanabilir ve daha yüksek hızda mobil internet bağlantısından yararlanabilirsiniz. Bu arada telefonda e-SIM desteği de açık. Böylelikle biri fiziksel SIM, diğeri de e-SIM olmak üzere iki hattı iPhone’da aynı anda kullanabilirsiniz.

iPhone 12 inceleme: Yazılım ve Güvenlik
iPhone 12’de iOS 14 yüklü olarak geliyor. iOS 14 ile birlikte Apple’ın akıllı telefonlarında kullanıcı deneyimini değiştiren önemli yenilikler sunuldu. Bunların başında yenilenen Araç takımları ve Ana ekran düzeni bulunuyor. Uygulama Arşivi ve araç takımlarının ana ekran sayfalarına eklenebilmesi sayesinde çok daha verimli bir ana ekran kullanımı elde edebilirsiniz. Bunun dışında Siri de farklı bir tasarım ve yenilenen kadın sesi ve yeni gelen erkek sesiyle birlikte sunuluyor. iOS 14 ile ilgili daha fazla bilgi sahibi olmak için iOS 14 inceleme yazısına ve videosuna göz atmanızı tavsiye ederiz.
Apple, servisleri ve diğer cihazlarla kurulan etkileşimlerle gerçek anlamda bir ekosistemi kullanıcılara sunuyor. iPhone 12’yi de bu ekosistemin merkezine yerleştirebilirsiniz. Eğer ilk kez iPhone 12 ile Apple ekosistemine adım atacaksanız, bunu muhtemelen Apple Watch, AirPods gibi yeni cihazlar takip edebilir. Bunların birbirine kolayca bağlanması, arada kesintisiz biçimde geçişlerin sunulması, iCloud üzerinden yedekleme ve eşzamanlama gibi işlerin verimli şekilde yapılması kullanışlılığı artırıyor. Uygulama ve oyun desteği bakımından da Apple’ın App Store platformunun çok zengin olduğunu biliyoruz. iPhone 12 kullanıcılar tüm bu yazılım temelli avantajlardan ve deneyimlerden yararlanma imkanı buluyor.
iPhone 12 inceleme: Kamera
Her üretici gibi Apple da, akıllı telefonlarında kameraya ayrı bir önem veriyor. iPhone 12 serisinde seleflerine göre dikkate değer ilerlemeler var. Belki bunlar iPhone 12 Pro ve Pro Max modellerinde daha ileri seviyede, ancak iPhone 12’de de selefi iPhone 11’e göre kamera tarafında ileri yönde atılmış bazı adımlar bulunuyor.

Arkada yine iki tane kameranın bulunduğunu görüyoruz. Ve her iki kameranın da çözünürlüğü 12 megapiksel ile korunuyor. Ancak ana kameranın diyafram açıklığı f/1.6 ile artırılmış. Optik görüntü sabitleme bu geniş kameranın özellikleri arasında yer alıyor. Ultra geniş açılı kamera ise f/2.4 diyafram açıklığı, 120 derece görüş açısı gibi özelliklerle iPhone 11’deki kamerayla aynı özellikleri paylaşıyor. Bu iki kamera arkada, kare şekilli bir sensöre yerleştirilmiş. Dual-LED flaş ve mikrofon da burada bulunuyor. Arka yüzün parlak ve pürüzsüz yüzeyinden farklı olarak kamera modülü iPhone 12 Pro’daki gibi mat bir cam yüzeyle kaplı bulunuyor. Lensler de safir kristal cam kaplamayla çizilmelere karşı korunuyor.
iPhone 12 ile farklı koşullarda çektiğimiz fotoğraflar genel olarak hayal kırıklığı yaratmıyor. Yeterli ışık koşulları altında net, parlak ve canlı renklere sahip kareler yakalamak mümkün oluyor. Gün doğumu ve gün batımı gibi, ışık şiddetinin normale göre daha düşük olduğu ortamlarda bile net ve renklerin doğruluğunun yüksek olduğu kareler yakalanıyor. Düşük ışıkta da iPhone 12 genel olarak iyi performans sergiliyor. Bulanıklığın çok düşük, kumlanmanın çok az seviyede olduğu, buna karşı renk doğruluğu ve canlılığının yüksek olduğu kareler yakalayabilirsiniz. Gece manzara çekimlerinde de iPhone 12 iyi sonuçlar çıkarıyor.
OPPO A74
Kısa bir süre önce incelediğimiz OPPO A54‘ten sonra bu defa da OPPO’nun bu segmentteki farklı bir üyesi A74 bizlerle beraber. Orta segmentte yer alan 2 telefon arasında elbette farklar yer alıyor ve böylece orta segmentin üst ve alt kategorisine konumlanıyor, farklı bütçelere hitap ediyorlar.15 Şubat tarihinde fiyatı 4899₺ olan telefon, Türkiye’de Media Markt üzerinden en çok alınan üçüncü telefon statüsünde.
Ekran Özellikleri
Bir akıllı telefondan beklenen her yeteneğe sahip OPPO A74. Telefonu tanımaya ekrandan başlayacak olursak, A74’ün bizleri 6.43 inç büyüklüğünde AMOLED bir ekranla karşıladığından sözü açabiliriz. Ekranın AMOLED panelden yana tercih edilmiş olması sevindirici. Zira bu panel yüksek renk doygunluğu ve kontrast oranıyla iyi bir görüntü kalitesi sağlıyor. Böylece günlük kullanımda olduğu gibi YouTube ya da Netflix üzerinden video izlerken, oyun oynarken güzel bir görüntü elde edebiliyorsunuz.

OPPO, bu modelinde de 20:9 ekran gövde oranını benimsemiş, ancak bu ekranda daha yüksek çözünürlüğe yer vermiş. Ekranın çözünürlüğü tam 1080×2400 piksel, yani FHD+ şeklinde. Böylece ekranın piksel yoğunluğu da yüksek, 409 ppi seviyesinde. Bu da ekrandaki piksel örgüsünün daha sık olduğu anlamına geliyor ki, bunun karşılığını da yine görüntü kalitesinde alıyorsunuz.
Ekranın bir diğer önemli avantajı da tam 800 nit parlaklık seviyesine ulaşabilmesi oluyor. Bu da çok önemli bir detay. Zira bu gibi yüksek parlaklık değerlerine, bu sınıf telefonlar arasında daha yüksek fiyat etiketine sahip modellerde rastlıyoruz. O nedenle yüksek parlaklık değerini de ekranın artı hanesine yazıyoruz. Ekranın üzerinde koruma bandının olduğunu da söyleyelim.
Bu arada bahsetmeden geçmeyelim. Ekranın görüntü özellikleri arasında çokça seçenek yer alıyor. Ekran sıcaklığını ayarlayabiliyor, ekranı her zaman açık konuma getirebiliyor ve göz rahatlığı modunu kullanabiliyorsunuz. Ayrıca telefonda tabii ki karanlık mod da yer alıyor.
Tasarımı

OPPO A74, güzel görünen, ince profilli ve hafif bir telefon. Rahat bir tutuş sağlamak adına 3D eğimli arka kapağa sahip olan telefonun arkasında dikdörtgen biçimli 3’lü kamera dizilimi dikkati çekiyor. Kameralardan az sonra detaylı olarak bahsedeceğiz. Alt köşeye baktığımızda ise OPPO logosunun yer aldığını görürken burada başka bir detay bulunmuyor.
Elimizde Prizma Siyahı rengiyle bulunan telefonun ayrıca Gece Mavisi seçeneği de yer alıyor. Telefonun kalınlığı 7.95 mm, ağırlığıysa 175 gram seviyesinde. Arka yüzeyden kenarlara doğru kıvrımlı hatlarıyla beraber daha ince bir görünüme kavuşan telefonun sağ tarafında güç butonu yer alıyor. Parmak izi sensörünü bu modelinde ekrana entegre şekilde konumlandıran OPPO, öte yandan ön kamera yoluyla yüz tanıma özelliğine de yer vermiş. Böylece biyometrik güvenlik yöntemlerine sahip ve bu ikili gayet seri şekilde tanılama yapabiliyor.
Telefonun alt kenarına baktığımızda burada hoparlör mazgalını, USB-C portunu ve 3.5 mm kulaklık girişini görüyoruz. Kulaklık girişinin bulunması önemli bir detay olurken, telefonun kutu içeriğinde kulaklıkların halihazırda sunulması da sahibine ek masraf yaratmaması açısından önemli. Telefonda aranan FM radyo özelliğinin yer aldığını da bu noktada söyleyelim. Yine kutu içeriğine baktığımızda burada ayrıca şeffaf silikon kılıfın yer aldığını da görüyoruz. Bu da maliyet açısından önemli bir diğer avantaj oluyor.
OPPO A74’ün SIM kart ve microSD kart çekmecesi ise sol kenarda ses butonlarının hemen üzerinde bulunuyor. Telefon 256 GB’a kadar microSD kart desteği gösteriyor. Böylece hafızayı kolayca artırabiliyorsunuz, ancak zaten telefonun depolama kapasitesi de gayet yeterli.
Teknik Özellikleri ve Performansı
Yavaş yavaş teknik tarafa doğru gelelim. OPPO 74’ün depolama kapasitesi 128 GB. Kutudan ilk çıkarttığınızda 110 GB civarında kullanılabilir bir depolama alanınız var. Telefonda Android 11 işletim sistemi yer alırken, başlangıçta işleri kolaylaştıracak birkaç uygulama hali hazırda yüklenmiş. Facebook, WhatsApp ve Netflix‘in yanında Oyun Alanı bölümü de yer alıyor ki, daha önce yaptığımız pek çok OPPO akıllı telefon incelemesinde bunun mobil oyuncular için ne kadar önemli olduğunu vurgulamıştık. Oyun performansını bu bölümden kolaylıkla artırabiliyorsunuz.
OPPO A74, mobil oyun performansı ve uygulama kullanım kabiliyeti bakımından gayet verimli çalışan bir telefon. 4 GB kapasitesinde RAM içeriyor. Grafik tarafındaysa Adreno 610 GPU konumlandırılmış durumda. İşlemci hanesinde sınıfına uygun olarak Snapdragon 662’nin yer aldığı telefonda, 8 çekirdekli bu işlemci 2.0 GHz frekansında çalışabiliyor. Daha önce incelediğimiz OPPO A54’e baktığımızda ise MediaTek Helio P35’in kullanıldığını görmüştük. Bunun neticesinde kuşkusuz sınıfı ve fiyatı dahilinde OPPO A74 daha performanslı bir akıllı telefon oluyor.
Bu teknik kadro ışığında gayet akıcı bir kullanım sağlayan OPPO A74, ekranlar arasında hızlı bir şekilde geçiş yapabiliyor, uygulamalar arasında sorunsuz çalışma temposu yakalayabiliyor. Nispeten telefonu yoran uygulamalar arasında gösterilen fotoğraf düzenleme uygulamalarını rahatlıkla bu telefonda çalıştırabiliyorsunuz. Oyun noktasında da keza. Kullandığımız süre içinde Alphalt 9 Legends ve Call of Duty Mobile gibi oyunları sorunsuz ve akıcı şekilde oynatabildiğini gördük.
Telefonun pil performansı da bunu perçinleyecek şekilde. Tıpkı OPPO A54’te de olduğu gibi tam 5000 mAh kapasitesinde bir batarya yer alıyor telefonda. Bu da uzun soluklu bir kullanım için ideal bir kapasite. Bu sayede dengeli bir kullanımla 1.5 günü çok rahat çıkartabiliyorsunuz bu telefonla. Öte yandan güç tasarruf modlarını da kullanarak bu süreyi çok daha uzatabilmeniz mümkün.

Telefonun pili bittiğindeyse kutusundan çıkan 33W gücünde SuperVOOC 2.0 hızlı şarj destekli şarj cihazıyla hızlı şekilde şarj edebiliyorsunuz. Sadece 30 dakika içinde yüzde 54 oranında şarj olabiliyor, ancak kullanmak için o kadar beklemenize bile gerek kalmıyor doğrusu. Sadece 5 dakikalık şarj ile yaklaşık 6 saate yakın telefon görüşmesi yapabilecek ve sosyal medyada 1.5 – 2 saat civarında zaman geçirebilecek ölçüde şarj olabiliyor. Bu sayede şarj etmek için vaktiniz olmadığında telefonsuz kalmıyorsunuz. Telefonun tam kapasite şarj olması ise yaklaşık 1 saat sürüyor.
Bu arada telefonun teknik özelliklerine ilişkin önemli gördüğümüz bir özellikten daha bahsetmemiz lazım. Bu telefonda NFC desteği yer alıyor. İnternette bakacak olursanız, bu telefon için NFC desteğinin bulunmadığı gibi haberlerle karşılaşabiliyorsunuz, ancak bu sınıfta bulunan pek çok telefonun aksine A74’te NFC var ve bu yakın temas teknolojisinin olması büyük avantaj sağlıyor. Artık eskisine nazaran NFC desteğinden günlük kullanımda da yararlanıyoruz. Mesela metrobüse bineceğinizde bile İstanbulKart’a para yüklemek için telefonunuzun bu özelliğinden yararlanabiliyorsunuz -ki bu fazlasıyla pratik bir yöntem. O nedenle yeni bir telefon satın alırken, NFC desteğine bakmanız önemli.
Kamera
Peki, gelelim kameralara. OPPO A74, az önce de söylediğimiz gibi 3 arka kameralı bir akıllı telefon oluyor ve A54 ile temel farkı ana kamerasında sunuyor. OPPO A54, daha uygun fiyatlı bir model olduğu için o modelde 13 MP çözünürlüğünde bir ana kamera görmüştük. OPPO A74’te ise ana kameramız 48 MP çözünürlüğünde çekim yapabiliyor ve f/1.7 diyafram açıklığına sahip. Onu 2 MP makro ve 2 MP derinlik sensörü takip ediyor. Telefonun ön kamerası ise ekrana entegre olarak 16 MP selfie kameradan oluşuyor. Ön kameranın diyaframı f/2.4 seviyesinde olurken, geniş açılı bu sensör ile tıpkı arka kamerayla da olduğu gibi Full HD video kaydı yapılabiliyor.

OPPO A74’ün kamera yetenekleri orta segmentin ihtiyaçlarını karşılayacak cinsten. Düşük ışık koşullarını optimize eden gece modunun bulunduğu telefonda yapay zeka desteğinden de faydalanılıyor. Düşük ışıkta yapılacak daha iyi fotoğraf çekimleri için gece modunu, çekim koşullarının otomatik olarak optimize edilerek iyi kareler yakalanabilmesini ise AI modunu açarak sağlayabiliyorsunuz.
OPPO A74 ile çekeceğiniz fotoğraflar sosyal medya paylaşımları için fazlasıyla kaliteli seviyede. Telefonun çekimlerinde kontrast seviyesi, detay zenginliği, renk ve parlaklık oranları sınıfı ölçüsünde iyi seviyede. Kullanıma sunulan çeşitli modlarla kullanımın zenginleştirilmiş olması da avantaj yaratıyor.
Kamera uygulamasına baktığınızda, burada ana başlıklar olarak Gece, Video, Fotoğraf ve Portre modlarını görüyorsunuz. Bunlardan Gece, Video ve Fotoğraf modlarında hızlıca 1x, 2x ve 5x hızlı zum seçenekleri arasında dolaşabilirken, ayrıca dijital olarak da 10x’e kadar yakınlaşma sağlayabiliyorsunuz. Arayüzde bulunan Daha Fazla sekmesine tıkladığınızda da burada geniş seçenekler çıkıyor karşınıza. Panoroma’dan profesyonel moda, ağır çekim ve hızlandırılmış çekimlerden makro kameraya buradan erişebiliyorsunuz.
Samsung Galaxy A52

Galaxy A52 , Samsung markasının çıkardığı, ve bu gün ihtiyacınız olan bütün her şeyi içerisinde bulunduran bir telefon. Her konudan insanların eksiklerini kapatan telefon, fiyat olarak da insanları üzmeyecek bir fiyata sahip. 15 Şubat tarihinde fiyatı 5999₺ olan telefon, Türkiye’de Media Markt üzerinden en çok alınan telefon statüsünde.
Samsung Galaxy A52 özellikleri
Samsung Galaxy A52 8.4 mm inceliğinde ve 189 gram ağırlığıyla beraber geliyor. Çerçevesi ve arkası plastik olarak seçilen Galaxy A52’nin tutuş hissiyatı ise güzel. Hiç parmak izi bırakmayan ve rahat bir kullanım vadeden cihaz, tek elle rahat kullanılabilir yapıda.

Ekran Özellikleri
6,5 inç boyutunda ve Super AMOLED panel kullanan Samsung Galaxy A52, 90 Hz tazeleme hızı da sunuyor. Gorilla Glass 5 ile korunan ekran, 800 nit parlaklığa kadar çıkarken, video ve oyun keyfinizde oldukça iyi vakit geçirmenizi de sağlıyor. Çene kısmında biraz çerçeve kalan üründe nokta çentik kısmı da mevcut.
Donanım Özellikleri
Gücünü Qualcomm Snapdragon 720G’den alan telefonda 8 GB bellek ve 128 GB depolama alanı da yer alıyor. Hibrit SIM seçeneği bulunan telefonda ikinci SIM yuvasını dilerseniz SD kart alanı olarak da kullanabilirsiniz. Ben kullanırken 256 GB bir kart kullandım ve geniş geniş depolama rahatlığını da yaşadım.
Kamera Özellikleri

Kamera tarafına geldiğimizde ise 64 MP değerinde ve OIS destekli bir kamera dörtlüsü ile geldiğini söyleyelim Samsung Galaxy A52’nin. Yardımcı kameralar olarak 12 MP geniş açı, 5 MP makro ve 5 MP değerinlik sensörü yer alıyor. 4K 30 fps, 1080p 60 ve 30 fps çekim yapabilen cihazda 1080p 60fps ve 4K 30fps çekimlerde sabitleme çalışmıyor. Kalite olarak da ciddi gelişmeler gördüğümüz Galaxy A serisinde bir amiral gemi kalitesinde ön ve arka kamera performansı sunduğunu belirtmek gerek. 32 MP ön kamerası da 4K çekim yapabildiğinin de altını çizelim.
Diğer özellikler
Deneyim olarak stereo hoparlör barındıran telefonda ikinci hoparlör ahizeden kullanıldığı için tam bir çevresel ses deneyimi olmasa da mono olanların önünde performans sunabiliyor elbette. IP67 sertifikası ise bu telefonu en farklı kılan noktalardan biri.
Batarya ve şarj noktasına geldiğimizde 4.500 mAh batarya kullanan Samsung Galaxy A52, 25 Watt’a kadar şarj desteği sunsa da kutudan 15 Watt gibi günümüzde komik bir değerde şarj aleti koymuş.
Sonuç
Sonuç olarak Media Markt’ın sponsor olduğu bu yazımızda en çok satılan 4 telefonu inceleme fırsatı bulduk. Bütün katkıları için Media Markt’a çok teşekkürler. Bu 4 telefon da kendi fiyatlarında mükemmel özellikler sunuyor. Artıları ve eksilerini sunduğumuz bu yazıda, insanların kendileri seçmelerini sağladık. Bilişim Danışmanı olarak bu 4 telefon arasından bizim tercihimiz İphone 12 oldu.